Cennet Nereye Serildi? - Bir Babadan Kalbe Düşen Satırlar

Yazar: habibustun | Tarih: 17 May 2025

AI tarafından yazıldı

Her gün binlerce nasihat uçuşur kulaklarımızın etrafında. “Şöyle yap, böyle et, şunu unutma.” Ancak bazı sözler vardır ki, sadece kulakta değil, insanın kalbinin tam ortasına yerleşir. Ve orada yıllarca büyür, derinleşir, insanın yolunu çizer. Bugün böyle bir sözü hatırlatmak istiyorum:



“Cennet, annelerin ayakları altındadır.”



Bu söz, bir özdeyiş değil, bir ilahi müjdedir. Peygamberimizin (s.a.v) dudaklarından dökülen bu cümle, insanın hayat yolculuğunda kaybolmaması için bırakılmış bir işarettir. Çünkü modern çağın tozu dumana katmış sokaklarında, en önce unutulan şey, annelere gösterilmesi gereken hürmettir.



Çocuklar büyüyor, teknolojiyle kuşanıyor, bilgiye bir tıkla ulaşabiliyor ama o kadim terbiyeyi, o köklü saygıyı bazen yolda düşürüyor. Oysa bir evladın en büyük zenginliği; annesinin duası, bakışı, yüreğidir. Her ne kadar çağ değişmiş, roller çeşitlenmiş, hayat hızlanmış olsa da bir annenin kalbi hâlâ aynı kalıyor: Karşılıksız seven, yorulsa da şikâyet etmeyen, geceleri evladı için dua ederek uyuyan bir kalp…



Bugün genç bir kıza ya da delikanlıya ne tavsiye edebilirim diye düşündüğümde, ilk söyleyeceğim şey şu olurdu:



Annenin sözünü dinle.



Çünkü annenin sözü nasihatten çok, tecrübedir. O sözde yılların suskunluğu, gecelerin yorgunluğu, karşılıksız sevgilerin gölgesi vardır. Annene karşı sesini yükselttiğin her an, bir yerlerde vicdanın yara alır; farkında olmasan da.



Kimi zaman "ama o anlamıyor" dersin. Anlıyor evladım. Sadece anlatmak yerine sabretmeyi seçiyor. Çünkü anneler, sustukları kadar anlatırlar.



Kimi zaman "beni kısıtlıyor" dersin. Hayır, seni korumaya çalışıyor. Çünkü bir annenin yüreği, evladını zamanın hoyrat rüzgârlarından saklama telaşıyla çarpar.



Bugün kaç çocuk, annesinin gözlerinin içine bakarak “haklıydın” demeyi becerebiliyor? Kaç genç, sabah evden çıkarken bir dua almayı ihmal etmiyor?



Oysa hayat dediğimiz şey, annenin rızasına sığabilecek kadar küçük; ama annenin kalbine giden yoldan geçmeyecek kadar da dar. Eğer o yola girmezsen, hiçbir yere varamıyorsun.



Sevgili okur, annen hayattaysa, hâlâ sana kızabiliyorsa, hâlâ senin için üzülüyorsa, bu dünyada sırtını yaslayacağın en büyük nimetin var demektir. Ne zaman ki sesi kesilir, o zaman anlarsın kıymetini; ama iş işten geçmiş olabilir.



Gel, daha fazla gecikmeden o sesi duy, o yüreğe dön. Annenin ayaklarının altına serilen cenneti arama başka yerde. O cennet, senin evinde; annenin susarak anlattığı her sözdedir.



Unutma, annesine hürmet etmeyen, kendine hayır bulamaz.

Geri Dön