Ey İnsanlık! Zalimlerin zulmü karşısında eğilmeyen ve hakka olan inancını kaybetmeyenler, bugün bir kez daha tarihin zor sınavlarıyla karşı karşıya kalmıştır. Gaziantep merkezli gerçekleştirilen operasyonlar ve ardından gözaltına alınan 208 üniversite öğrencisinin maruz kaldığı adaletsizlik, sadece bir toplumun, bir halkın değil, bütün bir insanlığın vicdanını sızlatan bir gelişmedir.

Zulüm, her dönemde farklı yüzlerle karşımıza çıkmıştır; fakat hiçbir zulüm, vicdanı bozulmuş insanlara, özgürlükten yoksun kalmış bireylere daha ağır bir yük yüklemez. Bugün, Gaziantep’te yaşananlar, adaletin, insan haklarının ve özgürlüğün yok sayıldığı bir sistemin çürümüşlüğünü gözler önüne seriyor. 208 üniversite öğrencisinin gözaltına alınması ve savcılığın bu öğrencilerin avukatlarıyla görüşmesini yasaklaması, yalnızca bir hukuksuzluk değil, aynı zamanda bir toplumun insanlık değerlerinden ne denli uzaklaştığının acı bir göstergesidir.

Zulüm, Hiçbir Zaman Kalıcı Olmaz

Ey insanlar! Bilinmelidir ki, zulmün bir günü vardır. Zulüm, hiç bir zaman kalıcı olamayacaktır; çünkü her karanlık gecenin bir sabahı vardır. Bugün, bu zulme uğrayanların yaşadığı korku ve baskılar, zalimlerin inşa etmeye çalıştığı karanlık düzenin de çökeceği gündür. Gözaltına alınan 208 öğrenciye uygulanan baskı, tehdit, şantaj ve işkenceler, zalimlerin içlerindeki korkunun ve adaletsizliğin somut örnekleridir. Ama unutmayın ki, korkan sadece zalimdir, direnen ise hakikatin ışığıdır.

İnsanlık Adaletin Peşinden Yürümeli

Gözaltına alınanların savunmasına getirilen yasaklar, dosyalarına erişim kısıtlamaları, aslında bir toplumun ruhunu esaret altına almak isteyenlerin oyunudur. Ancak bu oyunlar, hakikatin karşısında her zaman başarısız olacaktır. Çünkü adalet her şeyin üzerindedir ve bu adalet, hiçbir zulmün, hiçbir haksızlığın örtbas edilmesine izin vermez.

Ey mazlumlar! Zalimler bugün size baskı ve zulüm uygulayarak haklarınızı gasbetmeye çalışıyorlar. Ancak unutmayın ki, hak ve adalet mücadelesi her zaman devam edecektir. İstediğiniz kadar baskı kurun, istediğiniz kadar korkutmaya çalışın, ancak bir insanın vicdanını bozamazsınız. Her zulmün sonunda, halkın gözleri açılacak ve adaletin ışığı aydınlatacaktır.

Korku, Direnişi Güçlendirir

Zalimler, korku yayarak ve insanları susturarak kontrol etmeye çalıştılar. Ancak korku, direnişi güçlendirir. Bugün gözaltına alınanlar, sadece kendi haklarını savunmak için değil, tüm insanlığın hakkı için direniyorlar. Onların direnişi, bir ışık gibi toplumun karanlık köşelerine ulaşacak ve başka zulümler önünde cesaret kaynağı olacaktır.

Ey insanlar, her zulüm bir sınavdır. Sizin bu sınavdan geçişiniz, adaletin ve hakikatin savunulmasında gösterdiğiniz duruşla ölçülür. Bugün, 208 öğrenciye uygulanan zulme karşı ses çıkarmak, sadece o 208 kişinin değil, bütün bir insanlığın onuru adına bir adım atmak olacaktır.

Ve Hatırlatırım: Zulmün Sonu Yoktur, Adaletin Galip Gelmesi Yakındır

Bilinmelidir ki, her zulmün sonunda bir diriliş vardır. Gözaltına alınan 208 öğrenciye adaletin verilmesi, sadece onların değil, tüm insanlığın huzura kavuşması anlamına gelir. Zulme uğrayan her birey, adaletin tecelli etmesi için birer nişane, birer işarettir. Hak ve adalet, sonunda galip gelecektir. O yüzden zulme boyun eğmeyin, çünkü bir gün hakikat yerini bulacak ve zalimler kendi yaptıklarıyla yüzleşecektir.

Sonuç olarak:

Ey insanlar, zulme karşı sessiz kalmayın. Adaletin ve hakikatin peşinden gidin. Unutmayın, her zulüm, bir direnişin doğmasına sebep olur ve nihayetinde zulüm karşısında dimdik duranlar, hakikatin zaferini kazanır.